HOŞ MU GELDİ AMAZON LOJİSTİK?
2020 yılı verilerine göre 188.7 milyar dolarlık servetiyle ,üstelik boşandığı eşine bu yıl 40 milyar dolar tazminat da ödemişken hala dünyanın en zengin adamı olan Jeff Bezos’ un E-ticaret, bulut bilişim, dijital akış, yapay zekâ, tüketici elektroniği, dijital dağıtım, otonom araba konularında faaliyet gösteren Amazon’u 2018’in sonbaharında Türkiye pazarına girdiğinde hiçbirimiz Amazon nehrinin Güney Amerika’daki yaşamsal etkisini hayatımızda bu kadar yoğun hissedeceğimizi öngöremezdik. Bu bazılarınıza şimdilik abartı gelebilir ama Bezos’taki kafanın bizim hayatımız için henüz öngörmediğimiz şeyler için dahi çözümler üretmeye başladığını farketmeniz çok zamanınız almayacaktır.
Amazon 1994 de Washıngton’da ilk kurulduğunda çevrimiçi kitap satışı yapılan bir pazarken bugün artık dünya nüfusuna hükmeden en önemli ekonomik ve kültürel güçlerden biriyken dünyanın en değerli markalarından biri haline gelmiştir. Bu dev şirket ,Türkiye piyasasına girerken Steve Jobs gibi korkak davranmamış Türkiye piyasasının talebi doğru görmüş ve bugün artık varolduğu endüstri kollarının büyük çoğunluğunda ülkemizde aktif duruma geçmiştir .Önce www.amazon.com.tr ile girdiği e-ticaret pazarından sonra 15 Eylül 2020’de yani Türkiye’deki başlangıcından tam iki yıl sonra Amazon Prime ve Prime Video uygulamalarıyla Türkiye sınırları içindeki tüketici kitlesinin kalbini de fethetmiştir.
Aralık 2019 itibariyle dünyayı etkisi altına alan covid19 salgınının bir kaymağı varsa yiyenlerde biri de Bezos’tur. Şöyle ki evlere kapandıkça ,işgücü evden götürüp alışverişi evden yaptıkça, ekran karşısında ne bulursak seyrederek seyrettiklerimizi telefonda birbirimize anlatarak yeni bir sosyalleşme yöntemi keşfettikçe bu işten Amazon’un yaratıcıları gibi beyinlerin kazançlı çıkması kaçınılmaz olmuştur. Biz ki ‘Kaça bu? 2 tane alsam 10 lira olmaz mı?’ diye pazarlık yapmadan limon almayan milletin çocuklarıyız’. Bir de ‘pazarlık sünnettir’ derler , onu da unutmamak lazım. Pandemi ile klavyenin başında ne bulursak ‘sepete at’ konumuna geldik. Bundan iyisi Şam’da kayısı Bezos ve diğerleri için.. Ticaret Bakanlığı ,Türkiye’nin 2020 yılının ilk 6 aylık verilerine bakıldığında toplam e-ticaret hacmi 91,7 milyar TL olurken bunun 91 milyar TL’sini yurt içi harcamaların oluşturduğunu , 2020’de e-ticaret hacmi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 64 artış gösterdiğini istatiksel verilerle ortaya koyarak evimizde yaşanan değişimi makro çerçeveden gözler önüne sermiştir. Ancak hazır biz tüketiciler bu kıvama gelmişken aldığımız ancak bir türlü doğru şekilde kavuşamadığımız ürünleri bize ulaştıramayan kargo şirketleri fena çuvalladılar …
Salgın beklenmeyen durumdu ve bir B planları yoktu. E-ticaretteki salgınının da etkisiyle olan hızlı büyüme ,kargo şirketlerindeki altyapı yetersizliği ile birleşince ortaya çıkan karmaşa telaşla kargo şirketlerinde alt yapı çalışmalarını başlatsa da sıkıntılar azalmakla birlikte yeterli olmamıştır. Salgın öncesi kargo şirketleri nispeten bir takım digital düzenlemelere geçmiş olsalar da müşteriyi yok sayan 3-5 kargo şirketinin tekelci anlayışı karşısında birini diğerine tercih edememenin çaresizliği ile başbaşa bırakılan tüketici ve bu eşitsizliğin yarattığı makas pandemi ile birlikte daha da açılmaya başlamış kargo şirketleri az sayıda personelle şubelerindeki koli yığınları ile mücadele ederken tüketici paketine kavuşmak için kargo çalışanının yolunu gözler olmuştur. Sepetlerimize attıklarımızı bize dağıtım da o kadar baş edemediler ki bütün gün evde kargo bekleyip günün sonunda cep telefonlarımıza gelen ‘ geldik , evde yoktunuz’ mesajları artık sıradanlaşmıştır. Zamanında yapılmayan teslimatlar ,yanlış kişilere ve yanlış adreslere yapılan teslimatlar , yırtık ve ıslak kolileri saymıyorum bile…
Tüketici adına söylemek isterim ki okuduklarınız ; kargo çalışanlarının salgın ortamında hastalık tehdidi altında fedakarca çabalarını görmezden gelmediğimizi ancak bu acımasız kapitalist düzende zor kazandığımız para ile aldığımız ürünü de temiz bir şekilde evimde görmek istememizin haklı sitemidir bu. Tüm bunlar yaşanırken işte tam o anda kapıdan içeri Jeff Bezos girer : ‘DURUN, BUNA BİR SON VERELİM, TÜRK TÜKETİCİSİNİN DE HAKKIDIR TEMİZ TESLİM’ . Yok, tabii böyle olmadı… Zaten 2019 ekimden bu yana Türkiye’de faaliyet gösteren Amazon Lojistik pandemi sürecinde farkını ortaya koyarak rekabet avantajını doğru kullanmayı başardı ve zannımca süreç halen onun lehine gelişmeye devam ediyor gibi.
Ekim 2019 da Türkiye’deki satıcılara lojistik hizmeti vermeye başlayan Amazon ,Türk girişimcilerine depolama, paketleme ve kargolama hizmeti sağlamaya başlamış kendi e-ticaret platformundaki satıcıları ciddi bir lojistik faaliyet zahmetinden kurtarıp onların üçüncü parti lojistik sağlayıcısı olmayı üstlenmiştir. Amazon Lojistik hizmetinden faydalanan işletmeler aynı zamanda Amazon’un müşteri hizmetlerinden de yararlanabildiği gibi verilen tersine lojistik hizmeti de zaman tasarrufu ile girişimciyi motive etmektedir. Amazon Lojistik ile çalışan girişimcinin Amazon Lojistik ürünleri Amazon.com.tr’de arama sayfasında ve ürün detay sayfalarında “Amazon Prime” etiketi ile listelenir. Bu etiketlenme ürünün tüketici açısından görünürlülüğünü arttırmada ve alışveriş tercihlerinde öncelik verilmesinde rol oynar. Böylece satışlarını artmasına katkı sağlanır. Amazon Lojistik, satıcının ürünlerinin öne çıkmasına ve daha fazla satmasına yardımcı olur. Ürünler “Amazon Lojistik tarafından gönderilir” olarak belirtilir ve Satın Alma kutusunu kazanma şansı daha yüksektir. Amazon Lojistik üzerinden satış yapan işletmeler, satışlarını diğer satıcılara göre arttıracağı aşikardır. Çünkü Amazon’un kendi satıcı olduğu bir ürün alındığında, ürün kullanılsa dahi uluslararası süre -1 aydır-, beğenilmemesi durumunda hiçbir unsur ya da tereddüt olmadan direkt olarak ürün geri iade olarak gönderilmesine olanak sağlamaktadır. Anında para iadesi yapılmaktadır. Bu güvence Türkiye pazarında pek olmadığı için tüketici açısından bir şaşkınlık ve hayranlık ve pek tabidir ki ilgi yaratmıştır.
Amazon Lojistik ile satıcı ve alıcı , talep ile arz tarafları yormadan biraraya gelmektedir. Ve ardından bizim coğrafyamızın çok da alışık olmadığı bir tüketiciyi memnun etme gayreti ve bu gayret sonucunda muhteşem bir performans gelmektedir. Hal böyle olunca diğer kargo şirketleri ve bu kargo şirketlerini kullanan e-ticaret platformlarının da rekabette geri düşmemek için yapacakları şüphesiz hem satıcıya hem de tüketiciye fayda sağlayacaktır.
E ne diyelim o zaman ? Hoş geldi Amazon Lojistik……..
Kaynakça